Koronavirüs salgını nedeniyle millet olarak topyekün mücadele edeceğimiz yerde siyasi perdeden iyice ayrışmaya itildik. Canpazarı yaşadığımız şu günlerde siyasilerin söylemleriyle eylemleri birbirini tutmuyor.

Ülke olarak zor günlerden geçtiğimiz şu günlerdevatandaşa giden yardımlar bile kesiliyor. Çelişkili eylem ve söylemleri olan kişiler toplumda soru işareti ile bakarak güvenlerini sekteye uğratıyor.  Bin vaat verirler, bir tanesini zor yaparlar. İlla bir karşılık  beklerler.

ZENGİNE VAR, FAKİRE YOK!

Maalesef yardımda bile çifte standart var. Gerçek ihtiyaç sahipleri yerine çoğu defa sırsıllara destek olunduğu çokça görülmüştür. Son model araba ile muhtarlığa gidip yardım çeki alanları da duyuyoruz. Daha geçen gün altında son model ferrarisi olan bin liralık desteği almak için müracaat etmiş. İşte bu tipler yüzünden ihtiyaç sahibi olan bazı insanlara yardımcı olunamadığını düşünüyorum. Yapılan yardımlarda asıl ihtiyaç sahibi olan insanlar maalesef ıskalanır.

DUYGU SÖMÜRÜSÜ TAVAN YAPTI

Seçmenden yağ çıkarmak isterler. Fakir ve yoksul insanlar iliklerine kadar sömürülür. İktidara gelindiğinde büyük kazanımlar bu fırsatçılık ile elde edilir. Fırsatçılık ganimete dönüşür. İktidarlar devletin fırsatlarını ve kurumlarını kendilerine vaat edilmiş ganimet zannedeler.

VİCDAN DEĞİL, CÜZDAN!

Soygunculuk cazip bir mesleğe döner. İşleri kılıfına uydurmak hırsızlık sayılmaz sanki. Hukuksuzluklar ve yolsuzluklar normalmiş gibi görülür. Haktan bahsedilir, haksızlık yapılır. Adaletten söz edilir, adil olunmaz. Sözde özgürlükten ve eşitlikten dem vurulur, amma velakin baskı ve yandaşlıktan vazgeçilmez. İşlerine geldiği gibi cumhuriyeti ve demokrasiyi kullanırlar. Dünyada fırıldakçılık ve döneklik  huy olur gider.

Hükümetler sıkışınça  milli iradeye sahip çıkıyorlar. Rahatlayınca  milli irade yalan oluyor. Buna demagojik siyaset  ve tavır  denir.

Siyasal hükümetler ve liderler İslam ülkelerinde uzun dönem iktidarda olursa;  keyfiyetlerine göre dini söylemler ve fetvalar türetirler. Cemaat önderlerini ve alimlerini baskıyla sindirirler. Hoşlanmadıkları dini sözlerden ve eylemlerden rahatsız olurlar. Kendisi gibi düşünmeyenler düşman olarak görülür

YANDAŞ BASIN YALAYIP YIKIYOR…

Yardım yapmak her kişi ve sosyal kuruluşun hakkıdır. Sosyal yardımlara ipotek konulması ve engellenmesi kabul edilemez. Cumhurbaşkanının yaptığı açıklamada “muhalefet partilerinin sosyal yardım faaliyetlerini Fetö /PKK  benzetmesi” akıllara durgunluk verecek tarzda. Soruşturma başlatılmasını  ve engelleme yapılması ise tamamen akıllara durgunluk…

Kaybedilen 31 Mart  yerel seçimlerinin intikamı seçmenden ve muhalefetten böyle mi çıkarılarak yetki sopası kullanılıyor. Yani seçmen cezalandırılıyor.

TARAFSIZLIK SİZLERE ÖMÜR…

Zaten partili başkan olunca; bunun tersi olduğunu kimse savunamaz. Bu kadar yandaşlık ve taraflılık nereye kadar sürecek bilinmez. Hükümet (Covid-19) koronavirüs nedeni ile topladığı yardımları ve devletin paralarını taraflı, eşitsiz ve acımasız bir şekilde yandaşlarına dağıtıyor. Bazılarının Ak Partiye oy verdiğini de sanmam. Oy versin diye yapılan yardımlar olduğu aşikâr. Yandaş şirketlere krediler hızla veriliyor. Koronavirüsü fırsat bilerek, parti mensuplarına ve üyelerine öncelik tanınıyor.

ONURLU FAKİRLER HORLANIYOR

Koronavirüsünün çok az olduğu illerde dağıtılan paralar nedir? Kapısında traktör, ahırında hayvanı ve tarlası olan yandaşlara neden paralar veriliyor? Dağıtılan bu paralarıda kriterler nedir? Yandaşa bol kepçeyle verilen Millet ittifakına mensup fukara aileler neden ayırt ediliyor?

Kulağımıza sosyal yardımlar ve dağıtımlar ile ilgili çok ilginç haberler geliyor. Ailelere ve kişilere özel yardım sağlanıyor. Kendi seçmen kitlesine yönelik yardımları bilerek ve isteyerek yapılıyor ise Allah bunun hesabını sorumlulardan  mutlaka sorar. Bu dünyada ve ahirette iki yakaları bir araya gelmez. Kul hakkına riayet etmeyenler iflah olmaz.