İNSANLAR İHTİYAR, MEMLEKET AT SANILDI
İNSANLAR İHTİYAR, MEMLEKET AT SANILDI
Bir köyde ihtiyar bir adam varmış ve bu adam çok fakirmiş, ama bu adamın çok güzel bir beyaz atı varmış, bu at yüzünden krallar bile bu adamı kıskanırmış. Böyle dillere destan bir at; daha önce hiç bir yerde görülmemiş. Güzellik, ihtişam ve güç hepsi o atta bulunuyormuş. Kral atı bu adamdan satın almak istemiş ve muhteşem bir fiyat teklif etmiş, ancak yaşlı adam "Bu at benim için at değil, o bir insandır ve bir insanı nasıl satabilirim? O benim arkadaşım, o benim dostum ve o bir mülk değil, İnsan .İnsan nasıl bir arkadaşını satabilir? Hayır, mümkün değil." demiş.
Ne hak , ne adalet , ne hukuk , nede ahlak kaldı. Kurtaracağız memleketi diye geldiler, ceplerini doldurdular. Milleti perişan ettiler.
Yazanı, çizeni eleştireni , sorgulayanı , araştıranı ve ters konuşanı al aşağı ettiler. Atına , eşeğine ,tarlasına, mülküne ve çevresine sahip çıkanları sahipsiz ihtiyar sandılar. Demir yumruk gibi milletin tepesine bindiler. Güçlendikçe ve zenginleştikçe istedikleri her şeyi yaptılar. Satılmadık ve özelleştirilmedik yer kalmadı. Yandaşlara ve iş birlikçilere peşkeş çekildi. Milletin ahırındaki ata bile göz diktiler. Onu bile çok gördüler. İşler terse dönünce bir yol tuttular. Adını ‘’BEKA MESELESİ’’ koydular. Gerekirse vatan uğruna çay simit yiyebilirsiniz, dediler.
Bunlar ahırdaki atın arpasına dahi göz koydular. Atın arpasını her yıl çaldılar. Çalınan arpadan atın haberi olmuyor, diye sevindiler. 17 yıl sonunda ahırda AT ÖLDÜ. Atın öldüğüne dahi inanmak istemediler. Israr ettiler , inat ettiler. At ölmedi, yaşıyor , diye bağırdılar, çağırdılar. kükrediler ve şahlandılar, Önlerine geleni ezdiler ,kırdılar ve üzdüler. Atın öldüğünün farkına sonunda vardılar. Heyhat (!) ama iş işten çoktan geçti. Ekonomik kriz ateşi ülkeyi sardı. Belediyeler borç batağına gömüldü.
Devletin kurumlarının altı boşaltıldı. Sistem işlemez hale getirildi. Muhalifler topal ördek konumuna sokuldu. Cumhuriyet değerleri heba edildi. Demokrasi rafa kaldırıldı. Yargı askıya alındı. Dişlerine göre yeni düzen kurdular.
Ülke kalkınacak ve ilerleyecek denildi. Ekonomi devalüasyon ve resesyon eşiğine geldi. Makro dengeler bozuldu. Enflasyon ve ekonomik kriz milleti sardı. Borçlar balon gibi şişti. Faizler yükseldi. Dış borç millete Notre Dame’ın kamburu oldu. Dolar uzaya çıktı. Bu kambur sırtımızda en az 3 yıl daha taşınır. Bu yük hiç semere benzemiyor. Bahar geldi. Sıcak günler bizi bekliyor. Yanmamak için krem, şapka ve serin sular araştırılmalı. Bir yanarsak hiçbir doktor bizi iyileştiremez..
BİR CEVAP YAZ