ÇÖKEN DEĞERLER..!!

Bu gidişat ile nereye kadar?  Sanki  karanlığa ve bataklığa doğru yol alıyoruz.  Kültürel değerler ve gençlik;  bozuldukça bozuluyor. 

Sosyolojik ve sosyopsikolojik değerler bir toplumun bütünüdür. Toplumu var eden ve onu sonsuza kadar yaşatan milletin kültürüdür. Bir topluluğun hayat felsefesi ; onların  yaşadığı  soyut ve somut değerlerin bütünüdür.

Toprak ve kültürel değerler bir milletin varlığının temel işaretidir. Topraksız bir ulusun yaşaması ve güçlü olması çok zordur. 

Bir ülkenin değerleri erozyona uğrar, toprakları işgale maruz kalırsa, ayakta kalması mucizelere bağlıdır. 

Türk milleti milli ve manevi değerler sayesinde tam bağımsızlığını , istiklal ve istikbalini kazanarak bu günlere gelmiştir. Bu değerlerin yozlaşması ve tükenmesi milletin beka sorunu olur. Bir milleti ve devleti zora sokacak tek  şey;  örfünü, milli ve manevi kimliğini kaybetmesidir.

Türkiye Hedef ülke seçildi .

Değerlerimiz adına ne varsa ; hepsini bozmak için sistematik bir saldırı başlatıldı. Yaklaşık yüz yıldır bu saldırı devam ediyor  Sınırsız ve denetimsiz ulaşım ağları empoze edildi.

Aile kavramı, saygı, sevgi , örf, âdet yok ediliyor.

Herkes farkında olmadan yalnızlığa itiliyor. Köpek-kedi beslemeyi yüksek bir değer görenler , yaşlı ana-babasına bir bardak su vermez oldu. Kültüründen kopanlar hayvan peşine düştüler. Akrabasını bile ziyaret etmeyenler, kedisiyle köpeğiyle tatile gidiyorlar. Öldüğünüzde sizleri kim defnedecek hiç düşündünüz mü acaba ? Kedi köpek olmayacağına göre, yine akrabalarınız , eşiniz  ve dostunuz yanınızda  olacak.

Bu coğrafyanın temel değerleri  kayboluyor. Birer birer yıkılıyor. 

Bizi biz yapan ana değerlerimiz var.: “Kahramanlık, yurtseverlik, mertlik, dindarlık, kanaatkârlık, tutumluluk, toprağa bağlılık, konukseverlik, saygı ve hürmet, hayırseverlik, hoşgörülülük, namus ve şeref, ciddilik ve ağırbaşlılık, alçakgönüllülük ve iç temizlik.”

Bu güzel değerlerimiz erozyona ve yozlaşmaya doğru hızla ilerliyor. Son vagona doğru yaklaşıyoruz sanki. 

Coğrafyamızda virüs gibi hızla yayılan ve  artış gösteren olumsuz değerler: “Cahillik, hilekârlık, kurnazlık, saldırganlık, şehvet ,kumar, fuhuş, boşanma, hurafecilik, bencillik, ihmalcilik, tevekkül sahipliği,    bağnazlık,  tembellik, hainlik, intikamcılık, zalimliktir.”

Bireyler saygı ve sevgiden yoksun bir şekilde , şiddete doğru yelken açıyor. Gençlik tamamen aileden koparak özgürlük altında saçma sapan bir hayat tarzı peşinde. Sosyal medya bağımlılığı gençliği resmen tembelliğe ve bataklığa itiyor. Aşırılık aile içi şiddete kadar uzanıyor. Yeni nesil  Z kuşağı anne baba ile ters fikir düşüncelere sahip. Zıtlaşmalar ve kavgalar yaygınlaşıyor. 

Bu iktidarın getirmiş olduğu tutarsız , düşüncesiz uygulamalar ve yasalar sayesinde , hiçbir anne ve baba evladına sorgulama ve koruma yapamıyor. Bir baba evladına bir ‘’Tokat’’ atsa haklı bir sebepten dolayı kendini şiddet kapsamında savcılıkta buluyor.  Feminist hakim ve savcılar erkeklere resmen zülüm yapıyor. Tutarsız kararlar ve  skandal  davalar…

Bu iktidar zihniyeti babaların eşlerine ve çocuklarına sahip çıkma hakkını elinden aldı. Bu ülkede evladımıza öf bile diyemiyoruz. Çocuklar kafasına yiyor ,içiyor , geziyor ve evi otel gibi kullanıyor. Kimse hesap soramıyor

Babalar artık sembolik . Güçsüz, zayıf ve yetkisiz  olarak hüküm sürüyor. 

Bu ülke  dindar gözüken Ak Parti zihniyetiyle bu günlere geldi. Güçle ve parayla sosyal ve kültürel değerlerimizi bitirdiler. Geçlerimizi zehirlediler. Ülkeyi çıkmaza soktular. Aileleri  yok ettiler.

Kapitalist ekonomik sistemin vahşi sonuçları ailelerin üzerinde derin iz bırakıyor. Aileleri  fakirliğe, uçuruma ve bataklığa sürüklüyor