DECCAL TOKAT'TA HORTLADI ( ! )
DECCAL’İN AYAK SESLERİ
Türkiye’de çok garip olaylar dönüyor. Görülen tablo çok endişe verici. Yaşananlar çok vahim. Anlamak ve çözmek için bir müzice gerek.
En çok yiyip yutanlar da isyanda. Doymuyor gözleri...
Hiç kimseye zırnık verdirmeyip , piyasa da sadece kendileri olsun isteyenler. basardı. o halde bu isyan niye ; anlamak güç.
Toplumsal bir çürüme ve kopma gerçekleşiyor. Toplumun değer yargıları bitiyor. Ahlak , edep ve haya çöküyor. Kötülerin önde , iyilerin arka planda olduğu dönemi yaşıyoruz.
“Şerlerinden korkuyorlarmış”
Göz yumdukları adamlara bir bakın...Adam demeye bin şahit lazım. Ateş olsalar cürümleri kadar yer yakarlar.
Bir insanın sözünün tesiri ; o kişinin itibarı kadardır.
Memlekette kaypaklık, iki yüzlülük, döneklik çoğaldı. Meczup ve müşrik her gün artıyor. Münafıklık her yerde arttı. Vurguncular, soyguncular ve hırsızlar prim yapıyor. Övgüyle karşılanıyor ve madalya takılıyor. Yolsuzluk ve usulsüzlük işlerine bulaşanlara itibar ve şeref kazandırılıyor. Şeref yoksunları el üstünde tutuluyor.
Devleti ve milleti dolandıranlar, haksız kazanç elde edenler, şehitleri istismar edenler, belediyelerden büyük paralar götürenler , hayali proje üretenler ve iş insanlarını tehdit edenler devlerin kurumlarında ağırlanıyor.
Artık nasihat ve vaaz insanlara fayda vermiyor. İyiler ve kötüler krallığını ilan ediyor. Dini rivayete göre peygamber şöyle buyurmuştur ; "İki büyük topluluk vuruşmadıkça kıyamet kopmaz. Bu iki topluluk arasında çok büyük öldürmeler, savaşlar olur. Yine hepsi de kendisinin Allah'ın Resûlü olduğunu iddia eden otuza yakın yalancı Deccal'ın ortaya çıkmasına kadar kıyamet kopmaz. Yine şunlar olana kadar da kıyamet kopmaz: İlim alınır, zelzeleler artar, zaman yaklaşır, fitneler ortaya çıkar, öldürme olayları çoğalır, içinizde mal çoğalır, öyle ki sadaka verilecek kimsede, mal sahibini endişeye düşürecek derecede mal dolup taşar. Hatta bu kimseye sadaka vermeyi teklif eder de o: "Benim buna ihtiyacım yok." der. İnsanlar bina yapımı konusunda yarış yapacaklar. Bir adam birisinin kabrine uğrar da: "Keşke bunun yerinde ben olsaydım." der. Güneş battığı yerden doğar; güneş böyle doğduğunda halkın tümü iman edecek; ama bu, "Daha önce iman etmeyen ya da imanıyla hayır kazanmayan kişiye bu imanı fayda vermeyecek" bir zamanda olacak."
Ebû Hureyre’nin rivayetine göre : "Resûlullah buyurdular ki: "Otuz kadar yalancı Deccallar çıkmadıkça kıyamet kopmaz. Bunlardan her biri Allah'ın elçisi olduğunu iddia eder."
İLK İKİ DECCAL TOKAT’TAN
Doğru söyleyene önce inanılmaz. Küfür edilir. Hakaret edilir. Toplumsal linç edilir. Hatta din düşmanı kafir bile denilir. Fakat 30 yıl sonra hakikat ortaya çıkar. Haklı olduğu ispat edilir. Binlerce örnek vardır. Prof Dr. Necmettin Erbakan’ı linç ettiler , 30 yıl sonra gerçeği anladılar. İbn-i Rüşd gibi bir filozofu bağladılar ve Zındık diye küfür ettiler. Asılarca kitapları kaynak olarak okutulur. Avrupa’nın kalkınmasında büyük rol üstlenir.
DECCAL TOKAT’TA HORTLADI…
Bunlar Karaca’nın Yecüc ve Mecüc tayfası. Karacanın beslediği kargalar. Tokat’ın meşhur Deccal’leri. Birisi Tokat’ta , diğeri İstanbul’da halkı zehirliyor. Yalan söyleyen, halkı doğruluktan saptıran, şaşırtan iki büyük vurguncu Deccal.
Her pisliğin için de bunlar var. Şer işlerin baş mimarları. Sözde Müslümanlar…Din sadece ağızdaki bir sakız olmuş.
Bu iki Deccal insanları doğruluktan saptıran, onlara kötülük aşılayan, sapkınlığa iten bir yapıya sahiptir. Bu iki Deccal suyu ateş, ateşi suyu olarak taşıyor. Deccal’in muhafızları ve askerleri çok ateşli ve cilveli.
Tüm Tokatlılar Deccal ile imtihan halindedir. Deccal’in oyununa gelenler ve avına düşenler zokayı yutuyor. Şehrin huzur ve güvenini bozan, toplumsal ayrışmaya, kutuplaşmaya ve kaos ortamına halkı sürükleyen tipler.
Bu iki Deccal’in halkı temsil etme kabiliyeti yoktur. Cahil ve gafil bir kişinin ilim ve bilim ehlini temsil edemez.
Şu da açık bir gerçek ; tevil değildir. Su testisi su yolunda da kırılacak...
Güneş doğduğunda yıldızlar kaybolur. Yıldızların hükmü biter.
Can yakan , dedi kodu üreten, fitnelik yapan ve insanları çekiştirenlere ; onlara canlarının yanacağı gün müstahak ve vacip olur..
BİR CEVAP YAZ